Anadolu ve Balkanlarda Alevi Yerleşmesi Ocaklar-Dedeler-Soyağaçları

Stok Kodu:
9789758022038
Boyut:
13.50x19.00
Sayfa Sayısı:
292
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
1995-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9789758022038
542129
Anadolu ve Balkanlarda Alevi Yerleşmesi
Anadolu ve Balkanlarda Alevi Yerleşmesi Ocaklar-Dedeler-Soyağaçları
11.50

Elinizdeki kitabın birinci baskısı kısa zamanda tükendi. Belli ki bir boşluğu dolduruyor, bir gereksenimeyi karşılıyordu. Kitabımızın Alevilik anlayışındaki her eksikliği giderdiği savında değiliz. Ancak, Anadolu Aleviliğini salt Türkmen, salt kürt ve Zaza, hele hele salt İslam kökenli göstermek isteyenlerin yanlış yolda olduklarını vurgulamak bakımından bir ilk girişim olduğunu söyleyebiliriz. Bizce, kitabın asıl önemi ilk baskısının kapağında da döne döne vurguladığımız gibi Aleviliği tekelleri altında tutmak isteyenlere de ilk başkaldırma oluşundan ileri gelmektedir. Bir post uğruna kökenini bırakıp başka uluslardan türediğini ileri süren kimi kişilere güvenmenin sonunda gelinen durum, Anadolu Aleviliğinin bugünkü ezikliğidir. Çağdaşlığa ve aydınlığa böylesine yönelen, böylesine din, dil, ırk, kadın, erkek demeden herkesi kucaklayan bu üstün inancın yeri bu ezilme mi olmalıydı? Bunda, hep başkaları mı suçlu? Bizim hiç mi suçumuz yok? Pir sultan, "Her ağacın kurdu özünden olur" dizesini boşuna mı söylemiş? Elinizdeki kitap, Alevilik anlayışındaki yol ayrımına açılan bir kapıdır.

Elinizdeki kitabın birinci baskısı kısa zamanda tükendi. Belli ki bir boşluğu dolduruyor, bir gereksenimeyi karşılıyordu. Kitabımızın Alevilik anlayışındaki her eksikliği giderdiği savında değiliz. Ancak, Anadolu Aleviliğini salt Türkmen, salt kürt ve Zaza, hele hele salt İslam kökenli göstermek isteyenlerin yanlış yolda olduklarını vurgulamak bakımından bir ilk girişim olduğunu söyleyebiliriz. Bizce, kitabın asıl önemi ilk baskısının kapağında da döne döne vurguladığımız gibi Aleviliği tekelleri altında tutmak isteyenlere de ilk başkaldırma oluşundan ileri gelmektedir. Bir post uğruna kökenini bırakıp başka uluslardan türediğini ileri süren kimi kişilere güvenmenin sonunda gelinen durum, Anadolu Aleviliğinin bugünkü ezikliğidir. Çağdaşlığa ve aydınlığa böylesine yönelen, böylesine din, dil, ırk, kadın, erkek demeden herkesi kucaklayan bu üstün inancın yeri bu ezilme mi olmalıydı? Bunda, hep başkaları mı suçlu? Bizim hiç mi suçumuz yok? Pir sultan, "Her ağacın kurdu özünden olur" dizesini boşuna mı söylemiş? Elinizdeki kitap, Alevilik anlayışındaki yol ayrımına açılan bir kapıdır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat