Dünya Sinemasında Akımlar, uzun yıllardır Türkiye'de eksikliği duyulan bir kitap. Çünkü Türkiye'de akımları belirli bir sanat/sinema sosyolojisi içinde anlatan bir kitap yok.
Elinizdeki kitap, akımları doğuran tarihsel olayları ve farklı coğrafyalarda doğmuş akımları anlatmanın yanı sıra, dünya ve insanlık tarihi içinde, sosyolojik olayların sanatçının dünyasında nasıl derin izlere, kimi zaman yaralara ve özgün yorumlara dönüştüğünü anlatıyor. Örneğin, Japon Korku Sineması ile Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan iki atom bombası arasında bağ kuran, tarihsel bir incelemenin açıkça gösterebileceği bir soyutlama düzeyini sunuyor.
Farklı coğrafyalarda acıların, yıkımların ve toplumsal çatışmaların nasıl farklı sonuçlar ortaya çıkardığını, bu sonuçların arkaplanında, sanatçıların hep gerçeği arayarak, çağına tanıklık ettiğini ve son aşamada ise iktidarlara gerçeği söylediğini kavramak için dünya sinema tarihi içinde gezinmek gerekiyor.
Dünya Sinemasında Akımlar, uzun yıllardır Türkiye'de eksikliği duyulan bir kitap. Çünkü Türkiye'de akımları belirli bir sanat/sinema sosyolojisi içinde anlatan bir kitap yok.
Elinizdeki kitap, akımları doğuran tarihsel olayları ve farklı coğrafyalarda doğmuş akımları anlatmanın yanı sıra, dünya ve insanlık tarihi içinde, sosyolojik olayların sanatçının dünyasında nasıl derin izlere, kimi zaman yaralara ve özgün yorumlara dönüştüğünü anlatıyor. Örneğin, Japon Korku Sineması ile Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan iki atom bombası arasında bağ kuran, tarihsel bir incelemenin açıkça gösterebileceği bir soyutlama düzeyini sunuyor.
Farklı coğrafyalarda acıların, yıkımların ve toplumsal çatışmaların nasıl farklı sonuçlar ortaya çıkardığını, bu sonuçların arkaplanında, sanatçıların hep gerçeği arayarak, çağına tanıklık ettiğini ve son aşamada ise iktidarlara gerçeği söylediğini kavramak için dünya sinema tarihi içinde gezinmek gerekiyor.
