Faili Meçhul Cinayetler (Batman'ın 1990-2000 Tarihi) Akan Katran Değil Kandı

Stok Kodu:
9786054427321
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
190
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9786054427321
449051
Faili Meçhul Cinayetler
Faili Meçhul Cinayetler (Batman'ın 1990-2000 Tarihi) Akan Katran Değil Kandı
13.00
Akşam karanlık basmadan kepenkler indiriliyor, gece sokak ve caddelerde in cin top oynuyordu. Evine kapananlar ve korkudan konuşmayanlar arttıkça Batman'da cinayetler de artıyordu. Batman artık bireysel savunma merkeziydi. Gücü yeten herkes silah bulup taşımak zorunluluğunu duyuyordu. İnsanlar tek tek dolaşamıyor ve acil ihtiyaçları dışında sokağa çıkamıyorlardı. Kendi hayatından kuşkulananlar ve mal sahibi olanlar Batman'ı terk edip batı kentlerine göç ederken olan Batmanlı yoksul vatandaşlara oluyordu. Bütün olanlarla birlikte dönüp geriye baktığımızda 1992'de Batman'da unutulmayan üç cinayete tanık oluyoruz: Sıddık Tan; İnsan Hakları Derneği Yönetim Kurulu üyesi, Cengiz Altun; gazeteci Ahmet Işılakça; polis memuru siyaset yapan da, yapılanı yazan da, yazılanı takip eden de hayatta kalamıyordu. Bölgedeki PKK etkinliğinin kırılması amacıyla Devletin "Silahlı mücadeleye karşı silahlı mücadele taktiği" insiyatifin tamamen eli silahlıların eline geçmesine neden olmuştu. Resmi ve gayriresmi, 1993 yılına gelindiğinde devletin imkanlarını kullanarak silahlı faaliyetlerde bulunanların varlığı inkar edilemez duruma gelmişti. Bu kesimler, PKKnin militanları gibi giyinerek köylere ve kırsal alana çıkıyor, PKKli olmalarından şüphelendikleri ya da kılık kıyafetlerine bakarak onlara yardım edenleri infaz ederek cezalandırıyorlardı. İnsan Hakları ve zanlıların yargıya teslim edilmeleri konuları ihlal ediliyor ve kanun egemenliği yerini güç egemenliğine bırakan görüntülere şahit olunuyordu.
Akşam karanlık basmadan kepenkler indiriliyor, gece sokak ve caddelerde in cin top oynuyordu. Evine kapananlar ve korkudan konuşmayanlar arttıkça Batman'da cinayetler de artıyordu. Batman artık bireysel savunma merkeziydi. Gücü yeten herkes silah bulup taşımak zorunluluğunu duyuyordu. İnsanlar tek tek dolaşamıyor ve acil ihtiyaçları dışında sokağa çıkamıyorlardı. Kendi hayatından kuşkulananlar ve mal sahibi olanlar Batman'ı terk edip batı kentlerine göç ederken olan Batmanlı yoksul vatandaşlara oluyordu. Bütün olanlarla birlikte dönüp geriye baktığımızda 1992'de Batman'da unutulmayan üç cinayete tanık oluyoruz: Sıddık Tan; İnsan Hakları Derneği Yönetim Kurulu üyesi, Cengiz Altun; gazeteci Ahmet Işılakça; polis memuru siyaset yapan da, yapılanı yazan da, yazılanı takip eden de hayatta kalamıyordu. Bölgedeki PKK etkinliğinin kırılması amacıyla Devletin "Silahlı mücadeleye karşı silahlı mücadele taktiği" insiyatifin tamamen eli silahlıların eline geçmesine neden olmuştu. Resmi ve gayriresmi, 1993 yılına gelindiğinde devletin imkanlarını kullanarak silahlı faaliyetlerde bulunanların varlığı inkar edilemez duruma gelmişti. Bu kesimler, PKKnin militanları gibi giyinerek köylere ve kırsal alana çıkıyor, PKKli olmalarından şüphelendikleri ya da kılık kıyafetlerine bakarak onlara yardım edenleri infaz ederek cezalandırıyorlardı. İnsan Hakları ve zanlıların yargıya teslim edilmeleri konuları ihlal ediliyor ve kanun egemenliği yerini güç egemenliğine bırakan görüntülere şahit olunuyordu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat