Şu an büyükbabam yaşıyor olsaydı acaba "geri dönmem" ile alakalı ne derdi diye düşünüyorum. Acaba sevinir miydi? "Aferin torunum, iyi ki geri döndün vatanımıza" mı derdi, yoksa çok mu şaşırıp, üzülürdü "neden döndün vatanınıza" diye...
Yaklaşık 40?50 yıl önce dedelerimiz ve ninelerimiz Sirkeci Garı'ndan Almanya'ya, Hollanda'ya ve daha birçok Avrupa ülkesine göç ettikten sonra bugün üçüncü kuşak tabiriyle tanımladığımız bu Türk vatandaşların torunları artık 'yurda' dönmeye başladı. Yurda dönüş yapanlar arasında dikkat çeken en büyük husus ise, ağırlıklı olarak 18?40 yaşları arasında olan yüksek eğitim almış, işlerinde başarılı kişilerin olmasıdır.
Hepimizin bildiği gibi, bundan yaklaşık 40?50 yıl önce ekonomik düzeyini yükseltip tekrar vatana dönme planları yapan dedelerimiz ve ninelerimiz, çalıştıkları yerlere eşlerini ve çocuklarını götürmüş ve daha sonraları bu düşüncesinden vazgeçmişti. Fakat roller tersine dönmeye başladı ve benim gibi, Hollanda'da büyüyüp okumuş olan başarılı gençlerimiz, sadece tatilden tatilde gördükleri, hiç yaşamadıkları bir ülkeye gelip yaşamak istiyorlar. Acaba neden? Acaba neden benim gibi, Hollanda'da hayatının büyük bir bölümünü geçirip ve yine de Türkiye hasretiyle yaşayıp, sonra da dayanamayıp Türkiye'de yaşamayı karar alıyoruz?
Bu merakımdan yola çıkarak, UETD Hollanda ile içinde bulunduğumuz projeyi oluşturduk. Bizim merak ettiğimiz ve çok önemsediğimiz ana konu ise Hollanda'dan dönüş yapanlar arasında yüksek öğrenim görmüş gençlerin de yer almış olmasıdır ve aslında "entegre" olduğu görülen ve beklenen Türk gençleri giderek daha fazla Türkiye'de iş bulup yaşamayı tercih ediyor olmasıdır. Bu gençlerden birisi olmam işi daha da hızlandırdı.
Kitapta çok güzel, hayat dolu "geri dönen" arkadaşlarımızın hikayeleri, yani portreleri var.
Şu an büyükbabam yaşıyor olsaydı acaba "geri dönmem" ile alakalı ne derdi diye düşünüyorum. Acaba sevinir miydi? "Aferin torunum, iyi ki geri döndün vatanımıza" mı derdi, yoksa çok mu şaşırıp, üzülürdü "neden döndün vatanınıza" diye...
Yaklaşık 40?50 yıl önce dedelerimiz ve ninelerimiz Sirkeci Garı'ndan Almanya'ya, Hollanda'ya ve daha birçok Avrupa ülkesine göç ettikten sonra bugün üçüncü kuşak tabiriyle tanımladığımız bu Türk vatandaşların torunları artık 'yurda' dönmeye başladı. Yurda dönüş yapanlar arasında dikkat çeken en büyük husus ise, ağırlıklı olarak 18?40 yaşları arasında olan yüksek eğitim almış, işlerinde başarılı kişilerin olmasıdır.
Hepimizin bildiği gibi, bundan yaklaşık 40?50 yıl önce ekonomik düzeyini yükseltip tekrar vatana dönme planları yapan dedelerimiz ve ninelerimiz, çalıştıkları yerlere eşlerini ve çocuklarını götürmüş ve daha sonraları bu düşüncesinden vazgeçmişti. Fakat roller tersine dönmeye başladı ve benim gibi, Hollanda'da büyüyüp okumuş olan başarılı gençlerimiz, sadece tatilden tatilde gördükleri, hiç yaşamadıkları bir ülkeye gelip yaşamak istiyorlar. Acaba neden? Acaba neden benim gibi, Hollanda'da hayatının büyük bir bölümünü geçirip ve yine de Türkiye hasretiyle yaşayıp, sonra da dayanamayıp Türkiye'de yaşamayı karar alıyoruz?
Bu merakımdan yola çıkarak, UETD Hollanda ile içinde bulunduğumuz projeyi oluşturduk. Bizim merak ettiğimiz ve çok önemsediğimiz ana konu ise Hollanda'dan dönüş yapanlar arasında yüksek öğrenim görmüş gençlerin de yer almış olmasıdır ve aslında "entegre" olduğu görülen ve beklenen Türk gençleri giderek daha fazla Türkiye'de iş bulup yaşamayı tercih ediyor olmasıdır. Bu gençlerden birisi olmam işi daha da hızlandırdı.
Kitapta çok güzel, hayat dolu "geri dönen" arkadaşlarımızın hikayeleri, yani portreleri var.