Seçme Öyküler 2 - Taşra Hikayeleri

Stok Kodu:
9786051722092
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
464
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-05
Çeviren:
Hasan Ali Ediz
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
20,00TL
9786051722092
606107
Seçme Öyküler 2 - Taşra Hikayeleri
Seçme Öyküler 2 - Taşra Hikayeleri
20.00

“Eh!” dedi. “Siz bana nasıl yaşadığımı soruyorsunuz! Biz burada nasıl yaşayabiliriz? Yaşamıyoruz ki, ihtiyarlıyoruz, şişmanlıyoruz, sönüp gidiyoruz. Birbirinden ayırt edilmeyen günler ve geceler, sönük, anlamsız, en küçük bir iz bırakmadan geçip gidiyor. Gündüz para kazanmak, akşamları kulüp, katlanamadığım kumarcılar, içkiciler, kısık sesliler topluluğu. Bunun neresi iyi?”

“İoniç”ten
Bize okuma yazma değil, tinsel yetenekleri açığa vurmak için özgürlük gerek. Okullar değil, üniversiteler gerek.

“Asma Katlı Ev”den
Benim bütün hastalığım, yirmi yılda bütün kasabada bir akıllı insan bulabilmem ve bu bulduğum kişinin de bir deli oluşudur.

“Altıncı Koğuş”tan
Matematik derslerinde bazen can sıkıntısından hava bile donup buz hâline gelirken bahçeden sınıfa bir kelebek uçarak girer; çocuklar başlarını kaldırır, uçan şeyi, kelebek değil de yeni, acayip bir yaratıkmış gibi, merakla seyretmeye başlar; işte tıpkı bunun gibi, bizim can sıkıcı küçük istasyona düşen bayağı bir şampanya da bizi eğlendiriyordu. Konuşmadan oturuyor, kâh saate, kâh şişelere bakıyorduk.

“Şampanya”dan
Taşra Hikâyeleri, Çehov'un sadece mekân değil, bir ruh, bir karakter olarak ele aldığı taşrayı, çeşitli şekillerde sergilediği hikâyelerden yapılmış bir seçki, bir okuma önerisidir.
Hasan Âli Ediz'in güzel Türkçesi ile…

“Eh!” dedi. “Siz bana nasıl yaşadığımı soruyorsunuz! Biz burada nasıl yaşayabiliriz? Yaşamıyoruz ki, ihtiyarlıyoruz, şişmanlıyoruz, sönüp gidiyoruz. Birbirinden ayırt edilmeyen günler ve geceler, sönük, anlamsız, en küçük bir iz bırakmadan geçip gidiyor. Gündüz para kazanmak, akşamları kulüp, katlanamadığım kumarcılar, içkiciler, kısık sesliler topluluğu. Bunun neresi iyi?”

“İoniç”ten
Bize okuma yazma değil, tinsel yetenekleri açığa vurmak için özgürlük gerek. Okullar değil, üniversiteler gerek.

“Asma Katlı Ev”den
Benim bütün hastalığım, yirmi yılda bütün kasabada bir akıllı insan bulabilmem ve bu bulduğum kişinin de bir deli oluşudur.

“Altıncı Koğuş”tan
Matematik derslerinde bazen can sıkıntısından hava bile donup buz hâline gelirken bahçeden sınıfa bir kelebek uçarak girer; çocuklar başlarını kaldırır, uçan şeyi, kelebek değil de yeni, acayip bir yaratıkmış gibi, merakla seyretmeye başlar; işte tıpkı bunun gibi, bizim can sıkıcı küçük istasyona düşen bayağı bir şampanya da bizi eğlendiriyordu. Konuşmadan oturuyor, kâh saate, kâh şişelere bakıyorduk.

“Şampanya”dan
Taşra Hikâyeleri, Çehov'un sadece mekân değil, bir ruh, bir karakter olarak ele aldığı taşrayı, çeşitli şekillerde sergilediği hikâyelerden yapılmış bir seçki, bir okuma önerisidir.
Hasan Âli Ediz'in güzel Türkçesi ile…

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat