Son Halife Abdülmecid

Stok Kodu:
9786054337187
Boyut:
11.00x16.50
Sayfa Sayısı:
287
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9786054337187
593602
Son Halife Abdülmecid
Son Halife Abdülmecid
24.80

Düşününüz, giderken bir zarf içinde iki bin dolar lütfetmişler, bununla koskoca bir saray halkı hangi bir otele yerleşir, hangi masrafı karşılayabilir. Biz de başka hükümdarlar gibi giderken ve gitmeden evvelâ hazineden pek kıymetli mücevherleri kaldırabilirdik, amma memlekete mal olmuş şeylere el sürmeyi vicdansızlık addederim. Sonra arkamızdan neler işitmedik. Yok! Biz hainmişiz, biz Milli Mücadele'yle asla ilgilenmezmişiz, biz düşmanla işbirliği etmişiz, bütün bunların aslı esâsı yok! (...) Bana gelince, Allah da bilir, Peygamber de yarın şefaat edecektir. Oğlum Ömer Faruk'u Anadolu'ya gönderdim. Maksadım İstanbul'dan kaçıp Anadolu'ya gelmek, İslâm mücahidlerinin başına geçmek ve bütün âlem-i İslâm-ı ayağa kaldırmak idi. Amma ne yapayım ki, oğlumu İnebolu'dan çevirdiler. Teklifimi reddettiler. O zaman bize İstanbul'da işin sonuna kadar oturmak düştü. Millî zafere, bir çocuk gibi sevindik. Mustafa Kemal'i kucaklamak, hattâ Paşam, kızımı O'na vermek bile istedim, fakat kimse bunu anlamak istemedi. Mustafa Kemal Paşa'nın Refet Paşa'ya: - ‘Ben Enver Paşa olmak istemem!' dediğini söylediler, amma biz kendisini Enver Paşa yapmak istememiştik!

Düşününüz, giderken bir zarf içinde iki bin dolar lütfetmişler, bununla koskoca bir saray halkı hangi bir otele yerleşir, hangi masrafı karşılayabilir. Biz de başka hükümdarlar gibi giderken ve gitmeden evvelâ hazineden pek kıymetli mücevherleri kaldırabilirdik, amma memlekete mal olmuş şeylere el sürmeyi vicdansızlık addederim. Sonra arkamızdan neler işitmedik. Yok! Biz hainmişiz, biz Milli Mücadele'yle asla ilgilenmezmişiz, biz düşmanla işbirliği etmişiz, bütün bunların aslı esâsı yok! (...) Bana gelince, Allah da bilir, Peygamber de yarın şefaat edecektir. Oğlum Ömer Faruk'u Anadolu'ya gönderdim. Maksadım İstanbul'dan kaçıp Anadolu'ya gelmek, İslâm mücahidlerinin başına geçmek ve bütün âlem-i İslâm-ı ayağa kaldırmak idi. Amma ne yapayım ki, oğlumu İnebolu'dan çevirdiler. Teklifimi reddettiler. O zaman bize İstanbul'da işin sonuna kadar oturmak düştü. Millî zafere, bir çocuk gibi sevindik. Mustafa Kemal'i kucaklamak, hattâ Paşam, kızımı O'na vermek bile istedim, fakat kimse bunu anlamak istemedi. Mustafa Kemal Paşa'nın Refet Paşa'ya: - ‘Ben Enver Paşa olmak istemem!' dediğini söylediler, amma biz kendisini Enver Paşa yapmak istememiştik!

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat